11 Aralık 2011 Pazar

Hakedilmiş Mağlubiyet

Bugün maç boyunca kötü oynamış, sahaya heyecan yansıtmamış, pozisyona girmekte zorlanmış takımımızın hak ettiği neticeydi 3-0. Adalet yerini buldu diyebiliriz. Avrupa kupalarındaki mücadelemizin Şubat'ın 16'sında başlayacak olması uzunca bir süre lige odaklanmamızı gerektiriyordu. Lakin sezon başından beri kötü futbol ama iyi mücadeleyle ayakta kalmaya çalışan Şenol Güneş'in talebeleri bugün kötü futbolun yanına kötü mücadele azmini de ekleyince farklı mağlubiyet kaçınılmaz oldu.

Bugün sahada mücadele eden, sonradan oyuna giren 3 oyuncumuz da dahil toplam 14 Bordo-Mavili futbolcu vasat bir performans bile gösteremediler. Kupada eşleştiği Süper Lig ekibine karşı onur mücadelesi veren 3.Lig takımı gibi acemice oynuyordu. Kaybedilen topların, gereksiz ve bencilce yapılan çalımların ve belki de hepsinden de kötü olan 'yılgınlığın' getirdiği bir perişanlık hali vardı futbolcuların üzerinde.


Böylesine mahkum oynanan futbolun ardından hakemleri konuşmak her ne kadar yenilgiye kılıf uydurma çabası gibi gözükse de, Kuddusi Müftüoğlu'nun Melo'nun kendini Holywood yıldızlarından hallice yere bırakışının etkisiyle gösterdiği Kırmızı Kart oyunun kırılma anı oldu. Zokora tatlı sert futbolu seven bir futbolcu, buna lafım yok ama orada bilinçli yapılan bir hareket yok, kaldı ki yumrukdan ziyade el teması var hava topunda. Çok ucuz bir kart oldu ve Trabzonspor'un zaten tükenmekte olan barutunu tümden bitirdi.

Futbol adına söylenebilecek olumlu herhangi bir şey yoktu evsahibi takımda, rakip akıllı ve çok pas yaparak oynadı. Liderle aramızdaki puan farkı 10'a çıktı bu akşam. Telafisi elbette var ama en azından mücadele eden bir takım izlemeyi istiyordu bugün Avni Aker stadyumu dolduran cefakar Trabzonspor taraftarı. Çarşamba günü oynayacağımız Gençlerbirliği maçına önemli rotasyon değişiklikleriyle çıkacağına eminim Şenol Güneş'in. Süper Lig yarışına, en azından Şampiyonluk playofuna 4.kontenjandan girerek dahil olmamız için kalan 3 maçta puan kaybetmemiz gerekiyor. Sorulması gereken soru ise şu; Toplamda 7 Milyon Euro'ya mal olan Adrian ve Paulo Henrique ilk devre biterken takıma ne katkı verdiler?


Oyuncularımızın Değerlendirmesi

Tolga Zengin *
Giray Kaçar **
Glowacki *
Marek Cech *
Serkan Balcı *
Colman *
Zokora *
Adrian *
Paulo Henrique *
Halil Altıntop *
Burak Yılmaz *

Sonradan Girenler
Dk. 59 Aykut *
Dk. 72 Celutska ?
Dk. 82 Alanzinho ?

4 yorum:

  1. Adrian ve Henrique hiç bir katkı vermedi ki.Zira Sakat vittek ve barış ı geçiyorum.gerçekten kalitesine inandığımız kendini ispat etmiş Sapara dan da verim alamadık.Avrupa için iyi konuşabiliriz ama hem avrupa hem de lig de en az 3 takviye şart.Bir de sürekli para geliyo bu kulübe yöneticiler bordo maviye gönül verenleri kandırmasınlar düşük liglerin düşük oyuncuları ile Şenol Hoca yı ugraştırıyorlar. İstBB Pierre Webo yu getiriyor,Mersin İY Bobo ile ilgileniyor biz saatli bomba getiriyoruz.İsminini saydığım oyuncuların performansı yükselse de bu konudaki düşüncem kesindir.

    YanıtlaSil
  2. Kesinlikle. Kaliteleri belli olan isimleri getiremiyorsak bile, Bobo gibi bir oyuncuyla üstelik 1 ay kadar boşta gezdikten sonra ilgilenmemek bile bana çok garip gelmişti o dönem. Devre arasında daha farklı hamleler yapıp, bizi şaşırtırlar umarım renkdaş.

    YanıtlaSil
  3. Ya şampiyonlar ligi paralarıyla artık Şenol Güneşi demir ustalığından kurtarsınlar. Çünkü demir de tavında dövülür tamam Buark Yılmaz ı kazandı da potansiyeli olmayan futbolcuların verimini arttıramaz ki.dediğin gibi ben de gerçekten yaraya merhem olucak kaliteli futbolcu transferleri ile bizi şaşırtmalarını bekliyorum.Bu işin finansal boyutunu da bilen adamlar yazmış madem bir kasa var doluyor o zaman Trabzonspor için dolsun bu kasacıklar.Bakınız kötü transfer yapmama nedenimiz : Sihirli Krampon yazmış. http://sihirlikrampon.blogspot.com/2011/12/sampiyonlar-ligi-ve-trabzonsporun-kasas.html

    YanıtlaSil
  4. Geçen sezon gümbür gümbür giden takıma devre arasında tam anlamıyla kapalı kutu olan ikizleri transfer eden Mithat Halis'in de muazzam katkısıyla yönetim oldu. Yine aynı şekilde Mithat Halis'in Trabzonspor'a attığı kazıklardan biri de Adrian oldu. Adrian ileride büyük bir futbolcu olabilir ama kariyeri boyunca Polonya'nın vasat takımlarında gezen bir adama 4.5 Milyon bayılmak akıl karı değil. Bana göre transfer konusu artık Şenol Güneş'in insiyatifine bırakılmalı ve Mithat Halis'ten tez zamanda kurtulmalıyız. Çok güzel bir deyim kullandın, Şenol Güneş'in demir ustalığından kurtulması gerekiyor artık.

    YanıtlaSil